21 Ekim 2021 Perşembe

Sâmirî


Bakara, Nisâ ve A'râf surelerinde yaptıklarıyla anılan, fakat Tâhâ suresinde bizzat ismen bahsi geçen Sâmirî adındaki şahıs, kısaca Hz. Musa'nın (a.s.) Tevrat'ı almak amacıyla kırk geceliğine Tûr-i Sînâ'ya çıkması üzerine İsrailoğulları'na Mısır'dan getirdikleri zinet eşyalarından tapılacak altın bir buzağı yapan ve onları küfre sürükleyip doğru yoldan saptıran kişidir. Bu kötülüğünden dolayı Hz. Musa (a.s.) ona önce hesap sormuş, sonra da huzurundan kovup kendi kavmiyle görüşmesini yasaklamıştır (Tâhâ 20/85-97).

Bu olay bize İsrailoğulları'nın Hz. Musa'yı (a.s.) içine düşürdükleri sıkıntılı durumlardan sadece bir tanesini aktarmaktadır. Öte yandan bu anlatımla bizlere sanki şu hususlarda da uyarılarda bulunulmaktadır:

Bir işe kalkışıp büsbütün kendinizi ona verirken gerideki Sâmirî karakterli insanları da hesaba katın, onların arkanızdan iş çevirmesine ve koyulduğunuz işi baltalamasına izin vermeyin. Unutmayın ki her devrin, her grubun, her yeni başlangıcın, her hayırlı işin bir Sâmirî'si olabilir. Uyanık olun ve gerekli tedbirleri alarak böylelerinin şerrinden sakının. Zamanı geldiğinde onlarla yüzleşmekten çekinmeyin. En nihayetinde de onları kendinizden uzaklaştırın, eğer bunu yapamıyorsanız siz onlardan uzaklaşın.

Allahu a'lem.

"Allah, 'Fakat' dedi, 'Biz senden sonra kavmini sınadık ve Sâmirî onları yoldan çıkardı.'" (Tâhâ 20/85)..."Musa sordu: 'Peki senin zorun neydi ey Sâmirî?'" (Tâhâ 20/95)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder