Ulemâ hakkında ileri geri konuşanlar, ulemâmızın ümmetin gönlündeki yerini kıskandıkları için yapıyorlar bunu. Yok efendim hurafeymiş, sahih bilgiymiş falan filan geveleyip dursalar da bunları geçsinler lütfen. Bal gibi de kıskanıyorlar âlimlerimizi.
Peki geçmiş ulemâ lâ yüs'el midir, sorgulanamaz mı? Elbette ki hayır. Fakat Müslümanı Müslüman gibi eleştirmen beklenir senden, gayr-i müslim gibi değil. Yani saldırmamalısın, o insanların da en az senin kadar bu işlere kafa yorduğunu anlamalısın. Aksine ihtimal vermeyecek kadar ehl-i vicdan olmalısın.
Son nefesini verip bu dünyadan ayrılmış, sana cevap vermesi mümkün olmayan insanlara iftira atmamalısın. Onları sanki kötü niyetli İslam düşmanlarıymış gibi linç malzemesi yapmamalısın, yaptırmamalısın.
Hem sonra aslî kaynaktan binlerce yıl uzakken, zihin dünyan türlü işgallere maruz kalmışken, hakikat meşalesini elinde taşıdığından nasıl bu kader emin olabiliyorsun? Kaynağa daha yakın olanın daha temiz düşünüyor olması sence de daha aklî değil mi?
Peki neden yapıyorlar bunu? Neden her fırsatta kadim ulemâya saldırıyorlar? Buna mukabil bir gayr-i müslim düşünürün görüşleri onlara neden daha sevimli gelebiliyor?
Çünkü bakın asırlardır âlimlerimizin isimlerini zikrederek konuşuyoruz, müftîler onları dikkate almadan, anasına-atasına rahmet okumadan fetva vermiyorlar. Verirlerse iğreti kalıyor, makul ve makbul karşılanmıyor. Âlimlerimizi canımız gibi seviyoruz yani.
Fakat bu arkadaşların adını maalesef ölüp gittiklerinden sonra kimse anmayacak :( İşte bu sebeple içten içe âlimlerimizi kıskanıyorlar.
Selâm olsun teslîm-i ruh eyleseler de eserleriyle diri olan âlimlerimize. Cümlesine rahmet olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder