30 Ocak 2022 Pazar

İki Son


"Kitabı sağ tarafından verilen kimse der ki 'Alın, okuyun kitabımı!'" (Hâkka 69/19)

Bir süredir bu ayeti düşünüyorum. Nasıl olacak acaba? Herhalde hesap günü amel defterini sağ elinden alan bahtiyar kullar defterlerini sevinçle herkese gösterirlerken şöyle diyecekler:

"Bakın, bu benim defterim! Bakın, bu sayfada namazlarım var. Şurada oruçlarım. Şu sayfada da sadakalarım, zekâtlarım!" Sonra bir başkasına uzatacak muhtemelen defterini ve mutluluğunu onunla da paylaşacak. Tıpkı başarılarla dolu bir karne almış öğrenci gibi; gözlerinin içi parlayacak, belki gözleri biraz dolacak, zor bir imtihanı geçmenin haklı gururuyla. Önünde cennet tüm güzelliğiyle bezeli, Kevser'in başında Resûlullâh (s.a.s.) bekliyor. Belki de en son defterini O'na (s.a.s.) götürüp gösterecek ve "Herkes bir yol tutturmuş giderken ben sana uydum Efendim. 'Ben sizi Kevser'in başında beklerim.' (Müslim, Tahâret, 38) buyurdun, sana geldim Efendim." diyecek.

Ne güzel bir son!

Öte yandan hesap vermek üzere diriltilip tüm bu manzarayı izleyen ve gidecekleri yeri gören cehennem ehli de şöyle söyleyecek dizlerini döverek:

"Yazıklar olsun bize! Bu Rahmân'ın bize vadettiği şey. Meğer peygamberler doğru söylemişler..." (Yâsîn 36/52)

Ne acıklı bir son!

İki farklı son.
Yüce Mevlâ'mız bizi sonu güzel olanlardan eylesin.

2 Ocak 2022 Pazar

Sıra Bizde


Yakın zamanda vefat eden, Nesefî ve Beyzâvî tefsirlerine haşiye yazan Seydâ Musa Celâlî, maddi açıdan zor bir öğrencilik hayatı geçirmiş. Hatta bir defasında arkadaşları hafta sonu bir şeyler almak için aralarında para toplarlarken o parası olmadığı için arkadaşları uyuyor sansınlar diye yorganının altına gizlenmiş.

Arkadaşları "Musa'yı da uyandıralım mı?" dediklerinde bir tanesi, "Bırakın, Allah ona hepimizden fazla zekâ ve ezber kabiliyeti vermiş fakat para vermemiş." demiş. Bu konuşmaları duymasına rağmen mahcubiyetinden yatağından çıkamayan Musa Efendi de o esnada içinde bulunduğu yokluğa ağlıyormuş (Doç. Dr. M. Salih Geçit, "Babam ve Hocam Molla Musa Celâlî", 4).

Onlar tüm imkânsızlıklara rağmen ellerinden geleni yaptılar. Şimdi sıra bizde.

Allah rahmet eylesin.